Türkiye'nin önemli bir süreçten geçtiğini vurgulayan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, terörle mücadelede devletin yanında olduklarını yineledi. Hizmet-İş Sendikası Elazığ Şube Başkanlığı'nda yaptığı konuşmada Arslan, ülkenin terör belasından kurtulma yolunda önemli bir aşamada olduğunu belirtti. Abdullah Öcalan'ın İmralı'dan yapacağı olası çağrılarla ilgili beklentilerin olduğunu, ancak HAK-İŞ'in terörle mücadeleyi sonuna kadar destekleyeceğini açıkladı. Arslan ayrıca, vergi sistemi, gelir dağılımı ve emeklilik sistemi gibi konularda da HAK-İŞ'in çalışmalarına değindi ve üyelerinin hakları için mücadele vermeye devam edeceklerini söyledi. Sendikanın akademi kurarak bu konularda araştırmalar yürüttüğünü ve çözüm önerileri geliştirdiğini belirtti. Bu çalışmaların, üyelerin taleplerinin karşılanması için büyük önem taşıdığını vurguladı.

Terörle Mücadele ve Devlet Desteği

Arslan, hem içeride hem de dışarıda teröristlerin yakalanıp en ağır şekilde cezalandırılmasını desteklediklerini, devletin yanında olduklarını ve teröristlerin silahlarını bırakıp adalete teslim olmalarını önemsediklerini ifade etti. Ancak terör örgütlerinin sivil uzantılarının yarattığı sorunlara da dikkat çekti. HAK-İŞ üyelerine yönelik baskı ve şantajların yaşandığını, 60 binden fazla üyenin istifa ettirildiğini, 5 bin büyükşehir çalışanın sürgün edildiğini ve 10 bine yakın kişinin işten çıkarıldığını belirtti. Özellikle DEM'li ve bazı CHP'li belediyelerin bu konuda sorumlu tutulduğunu ve Ağrı, Van ve Diyarbakır'da işlerine geri dönmek için mücadele eden üyelerin yanında olduklarını dile getirdi. Bu durumun kabul edilemez olduğunu ve mücadelelerinin devam edeceğini vurguladı. Hak gasplarının ve işten çıkarmaların boyutunu eleştirerek, bu durumun asla kabul edilemez olduğunu ve bu konuda hukuk mücadelesi vereceklerini söyledi.

Belediyelerdeki Terörle İlişkili Sorunlar

Arslan, özellikle DEM'li belediyelerin terörle iltisaklı kişileri bilerek belediye başkan adayı yaptıklarını, bunun devletle hesaplaşma ve Türkiye'yi karalamak amacıyla yapıldığını iddia etti. "Kayyum" atanmasına karşı çıkanların, terörle ilgili suçlardan yargılanan veya ceza alan kişileri aday göstermelerinin anlamsız olduğunu belirtti. Bu durumun bilerek yapılmış bir komplo olduğunu ve Türkiye'yi krize sokmayı amaçladığını savundu. HAK-İŞ'in bu durumun arka planını bildiğini ve mücadelesini sürdüreceğini belirtti. 10 bin üyesinin kış gününde işsiz ve aşsız bırakıldığını hatırlatarak, bunun hesabının sorulması gerektiğini ve hukuk devleti çerçevesinde gerekenin yapılacağını söyledi. Sendikanın bu konuda sessiz kalmayacağını ve mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini açık bir şekilde dile getirdi. Üyelerinin ekmekleri ve aşlarıyla oynanmasına asla müsaade etmeyeceklerini vurguladı.

HAK-İŞ'in Çalışmaları ve Gelecek Planları

Arslan, HAK-İŞ'in üyelerinin haklarını korumak ve yaşam koşullarını iyileştirmek için çalışmalarına devam edeceğini belirtti. Vergi sistemi, gelir dağılımı adaletsizliği ve emeklilik sistemi gibi konularda da çalışmaların sürdürüleceğini ve üyelerin taleplerinin karşılanması için mücadele verileceğini ifade etti. HAK-İŞ Akademi'nin kurulmasıyla bu konularda akademik çalışmalara ağırlık verildiğini de sözlerine ekledi. Türkiye'nin geleceği için adaletli bir sistemin kurulması gerektiğine dikkat çekti. Üyelerin haklarının korunması ve yaşam standartlarının yükseltilmesi için çalışmaların devam edeceğini vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı. Ayrıca sendikanın, üyelerinin yaşadığı tüm sorunlara karşı duyarlı olduğunu ve onların yanında olmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.